Mevcut şartlarda İstanbul'da İş Bulma İmkanları

İstanbul dünyadaki 23 şehirden (nüfusu 10 milyondan fazla büyükşehir) ve Avrupa'nın en hızlı büyüyen şehirlerinden biridir. Şehrin nüfus artışı Türkiye genelindeki yoğun iç göç nedeniyle neredeyse şehrin iki katı. 1970'ler 1990'lı yıllardan itibaren insanların Anadolu'dan kente göç etmesi ve şehirde kurulan birçok yeni fabrikada iş bulmak için gelenlerle  İstanbul'un nüfusu hızla artmaya başladı. Büyüyen metropol İstanbul'da geçtiğimiz 35 yıldaki nüfus artışı dikkate alındığında, şehrin gelecekteki nüfusunun 2024 yılında 20 milyon civarında olacağı tahmin ediliyor. 

Kuruluşların sürekliliği gelişen teknolojiyle birlikte sosyal medya, insan kaynağı ihtiyaçlarının önemli bir parçası haline gelmiştir. Günümüzde şirketler, adaylarla iletişim kurmak ve uygun adayları işe almak için interneti kullanmaktadır. Ayrıca adaylara iş bulmanın hızlı ve etkili bir yolunu sunar. Bilgi teknolojisinin gelişmesiyle birlikte kariyer web sitesinin kullanımı önemli ölçüde arttı.

Günümüzde diğer şirket ve kurumlardan ayrışmak, farklılaşmak ve öne çıkmak eskisinden çok daha zordur. Kurumlar için öğrenen, öğreten ve kendini yenileyen bir imaj yaratarak kendilerini öne çıkarmak bir zorunluluk haline gelmiştir. 

Kişilerarası, kurumlararası ve kültürlerarası iletişimlerde başarıyı yakalamak ve olası çatışmaları öngörerek baş edebilmek için şirketlerin ihtiyaçlarını önceden anlamak ve buna uygun aksiyon almak önemlidir.  Bu nedenle özellikle çağımızın gerektirdiği yazılım ve tasarım alanlarındaki eğitim hizmetleri ile kurum ve şirketlere de danışmanlık  ve eğitimler vermek önem kazanmaktadır. Günümüzde güncel olarak ihtayaç olunan eğitimler şöyle sıralanabilir:

Oyun Geliştirme Eğitimleri

Yazılım Eğitimleri

Grafik - Tasarım Eğitimleri

3D Modelleme Eğitimleri

Animasyon Eğitimleri

Video Tasarım Eğitimleri

Metaverse Eğitimleri

Ses Tasarım Eğitimleri

Senaryo, Sinema ve Yönetmenlik Eğitimleri

Endüstriyel Ürün Tasarım Eğitimleri

Dijital Pazarlama Eğitimleri

Şirketler işe alımlarını ise elektronik işe alım teknikleri aracılığıyla gerçekleştiriyor. Elektronik işe alım teknikleri kullanılmadan önce şirketler adayları faks ve e-posta yoluyla özgeçmiş toplayarak değerlendiriyordu. Toplanan veriler sisteme girilmediği için işe alım süreci yavaş ilerliyordu. Bu yöntem, görev tanımları ve bilgileri, internet kullanımının yaygınlaşması sayesinde işe alımlarda önemli değişiklikler meydana geldi. Başvuru değerlendirme ve işe alım sürecindeki bu değişiklikler iş başvurularını etkiledi.

Peter Capbell'e göre, 'Günümüz dünyasında işe alım ve iş aramaları elektronik ortamda yapılıyor. Elden teslim edilen CV'lere başvuranların sayısı önemli ölçüde azaldı. Bu durumun önümüzdeki yıllarda daha da vahim hale gelmesi bekleniyor. Bu nedenle şirketlerin elektroni işe alım süreç ve fonksiyonlarını en iyi şekilde kullanarak değişim yaratması gerekiyor.

Elektronik işe alım süreci üç aşamada gerçekleşiyor. Bu aşamalar Aday Çekme Aşaması, Aday Eleme ve Değerlendirme Aşaması ve Aday Oluşturma Aşaması olarak kabul edilir. İK yöneticileri işe alımdan önce adayların sosyal medya profillerini inceler. Adayın sosyal medya hesapları, kişiliği, katıldığı kurs ve seminerler, hobileri incelenerek göreve uygunluğu belirlenir.

İş ve çalışanlar arasındaki uyum sorunları, örneğin verimliliğin azalmasına, iş kazalarına, iş günü kaybına ve işten çıkarılmaya yol açmaktadır. Açık pozisyonlara eleman alımında şirket yüksek maliyetlere katlanmakta, yeni çalışan işe ve çevreye uyum sağlamakta zorlanmakta, verimsiz çalışma, kaynakların yanlış kullanılması gibi olumsuz sonuçlar ortaya çıkmaktadır. İşe uygun çalışanların bulunması şirket için belli bir maliyettir. Bu maliyetler şunlardır:

• İşle ilgili eğitim maliyetleri
• İşe uygun olmayan çalışanların kısa sürede işten ayrılmaları sonucunda oluşan

giderler

• İşe yeni başlayan çalışanın hatalarından kaynaklanan giderler
• Mülakat ve seçim giderleri
• İş İlanları
• Yeni çalışanların işe ve örgüte uyum sağlayabilmeleri için katlanılan giderler.

Bu yüzden; firmalar iş ilanlarını planlarken personel seçimine dikkat etmelidir, aksi takdirde firmalar sürekliliği sağlayamayacak ve çalışanlar zihinsel yıkıma uğrayacaktır. Çalışanlar, becerilerinin üstünde veya altında işlere kabul edilirlerse işsizlikle ve moral bozukluğuyla karşı karşıya kalacakları göz önünde bulundurulmalıdır.

`Şirketlerin sürekliliğini ve verimliliğini arttıracak en önemli faktör insan kaynağıdır. Personel yönetimi açısından bakıldığında bu kaynağın şirketin beklentilerine uygun düzeyde olması ve nitelikli çalışanların seçimi önemlidir.

Burada dikkat edilmesi gereken nokta şudur: İşletmedeki boş pozisyonları çalışanlar ile doldurmak değil, uygun işe uygun insan bulmaktır.